SİVRİCE
KAYMAKAMLIĞI RESMİ WEB
SİTESİ
SİVRİCE İLÇESİNİ TANITAN
SİTELER
10.1 TARİH
Sivrice ilçesinde Selçuklu öncesine dayalı çok kesin bilgiler ve belgeler yoktur. Bu ovada Hazar gölü altındaki batık şehrin tarihi bile kesin olarak ortaya çıkarılmamıştır.
1071’den sonra Harput1a hakim olan Çubukoğulları ve Artukoğulları bu bölgeyi de hakimiyetleri altına almışlardır. Beylikler döneminde Anadolu Selçuklu birliğini kuran Alaattin Keykubad, burasını da Selçuklu topraklarına katmıştır. (1234) Daha sonra 1243 yılında bölge İlhanlılar’ın kontrolüne geçmiş, fetret devrinde Dulkadiroğluları’nın sınırları içinde kalmıştır. 1366’da Memlüklüler’in, 1507’den sonra Safaviler’in elinde kalan Sivrice, 1514 Çaldıran zaferiyle tam olarak Osmanlı İmparatorluğu’na katılmıştır. Osmanlı döneminde önemli bulunmayan bu ilçenin, ancak Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan 13 yıl sonra, yani 1936 yılında Elazığ’a bağlı ilçe teşkilatı olduğu bilinmektedir. 1933’den 1940’a kadar yurt dışından gelen Romanya, Yugoslavya ve Rusya göçmenlerinin içinden 92 aile bugünkü Sivrice’ye yerleştirilerek yeni bir köy oluşturulmuştur. 1936 yılında ilçe geçici olarak Hoh’da kurulmuş, daha sonra şimdiki Sivrice’ye nakledilmiştir.
10.2 COĞRAFİ DURUM
Sivrice ilçesinin doğusunda Maden İlçesi, batısında Baskil İlçesi, güneybatısında Doğanyolu İlçesi, güneydoğusunda Çüngüş İlçesi, kuzeyinde Elazığ Merkez İlçesi ile çevrilidir. Karakaya Gölü barajı Sivrice İlçesi ile Malatya İli Doğanyolu İlçesi arasında sınır teşkil etmektedir. Ayrıca ilçenin güneydoğusunda 2347 metre yükseklikteki Hazarbaba dağı ile 2171 metre yükseklikteki Karaoğlan dağı bulunmaktadır. İlçe merkezinin rakımı 1266 metredir.
Genel olarak Sivrice İlçesinin coğrafi yapısı dağlık olup ovalık düz yerleri çok azdır. İlçenin yüzölçümü 634 km2.dir. Çoğunluğu Sivrice İlçesi sınırları içerisinde kalan Hazar gölünün uzunluğu 20 km. eni 5-6 km. derinliği ise 152 metredir. 82 km2 yüzölçümüne sahip gölün tabanında kaynak olduğu tespit edilmiştir. Göl suyu, 1970 ve 1980’li yıllarda Hazar Santrali’nin elektrik üretimi için kullanılmıştır. Ayrıca göl suyu Elazığ ovasının sulanmasında da kullanılmaktadır.
Deniz tesirine kapalı ve yüksek dağlarla çevrili olan Doğu Anadolu Bölgesinde çok sert bir kara iklimi görülür. Bilhassa kış mevsimi uzun ve şiddetli geçer. “Bölge bu coğrafya özellikleri ile her ne kadar denizden mahrum ise de termalizm (dağ turizmi) gibi turizm değerleri bakımından zengindir.” Bu zenginliklerden biri de Hazar gölüdür.
Hazar Gölü Doğu Anadolu’daki diğer göllerimize göre bir takım avantajlara sahiptir. Bu avantajların başında konumu gelmektedir. Nitekim bir milyonun üzerinde nüfusa sahip olan Diyarbakır’a 129 km., beşyüzbinin üzerinde nüfusa sahip olan Malatya’ya 124 km., beşyüzbin nüfusu barındıran Elazığ iline ise 28 km.’lik bir mesafede yer alır. Ayrıca turizm faaliyetlerinin yoğun olduğu Temmuz-Ağustos aylarında ortalama sıcaklık değerleri 36 santigrat derecedir. Bu mevsimde bu yöreler Türkiye’nin en sıcak bölümünden birine karşılık gelir. Bunaltıcı sıcaklardan kaçmak ve suya girerek serinlemek isteyenler için önemli bir yerdir.
Sivrice İlçesi, turizm sezonunda çevredeki il merkezlerinden daha serindir. Bu özelliği ile de çevre halkını cezbeden gölün, yaz ayları ortalama sıcaklığı 24 santigrat derecedir. Ayrıca ulaşım kolaylığı ve az da olsa Orman işletme müdürlüğünün oluşturmaya çalıştığı korulukların varlığı, buranın turizm bakımından önem kazanmasına neden olmuştur.
Hazar gölünün turizm potansiyeli çok önceleri dikkati çekmiştir. Nitekim 1937 yılında trenle göl kıyısından geçen ulu önder Atatürk’ün Hazar gölü için “Burayı Doğunun Yalova’sı yapacağım” dediği kaydedilmektedir. Ancak göl kıyısında tesisler 1948 yılında Etibank tarafından Ergani Bakır İşletmeleri ve Şark kromları tesislerinde çalışan personelin dinlenmesi için plaj köy yakınlarında yaptırılmıştır. Bunu 1960 yılında yapılan karayolları kampı ile Türkiye Petrolleri (TPAO) kampı izlemiştir.
Gölün asıl önem kazanması 1960’lı yılların ortasında Elazığ-Diyarbakır karayolunun göl kıyısını takip eden yeni güzergahının açılmasıyla olmuştur.
Daha sonraki yıllarda gölün etrafında özel ve kamu kuruluşlarına ait bir çok kamp, mesire ve dinlenme yerleri yapılmıştır. Bugün dahi gölün etrafında hızlı bir yapılaşma mevcuttur.
Hazar gölünün kıyısında yapılarak 1993 yılında hizmete açılan TUR-POL adlı lokanta ve dinlenme tesisleri bölge halkının dinlenme ihtiyacına cevap verecek kapasitededir. Balıkçı lokantalarımızda her an sazan ve aynalı sazan türünde balık yemekleri mevcuttur.
Hazar gölünün güneybatı sahillerine yakın “Gölcük Adası” denilen küçük adada muntazam temel taşlarına tesadüf edilmektedir. Bu temeller, burada önemli bir şehrin bulunduğunu göstermektedir ve sonra göl sularının kısmen yükselmesiyle suların içine gömüldüğü görülen 300 haneli bir kasabanın mevcut olduğuna kesin gözüyle bakabiliriz. Katip Çelebi veya Evliya Çelebi eserlerinde Gölcük adası ve batık şehir hakkında bilgi vermekte ve birbirlerini doğrulamaktadır. Bu harabeler durgun havalarda suların içinde kolaylıkla gözükmektedir.
Hazar hidroelektrik santralının yapılmasıyla Hazar gölündeki su seviyesinin alçalmasıyla 1970’li yıllarda batık şehir daha belirgin bir şekilde gözükmeye başlamış olup, burada çeşitli inceleme ve araştırmalar yapılmıştır.
Batık şehir ve ada çevresi yetkili makamlarca koruma altına alınmıştır.
10.3 SAĞLIK
İlçe merkezinde 6 hekim, 12 sağlık personeli ile hizmet veren 1 sağlık ocağı bulunmaktadır. Ayrıca Gözeli ve Uslu’da 1 hekim, toplam 8 sağlık personeli ile hizmet veren 2 sağlık ocağı, ilçeye bağlı köylerde ise toplam 7 sağlık evi bulunmaktadır.
10.4 EĞİTİM ve KÜLTÜR
10.4.1 Mevcut Okul Durumu
Birleştirilmiş Sınıflı İlköğretim Okulu Sayısı |
Müstakil Sınıflı İlköğretim Okulu Sayısı |
Y.İ.B.O |
Toplam İlköğretim Okulu Sayısı |
Genel Lise |
Meslek Lisesi Sayısı |
Lise Toplamı |
|
|||||||
Köy |
Merkez |
Toplam |
Köy |
Merkez |
Toplam |
Köy |
Merkez |
Toplam |
|
|
|
|
||
36 |
2 |
38 |
- |
2 |
2 |
- |
- |
- |
40 |
1 |
- |
1 |
||
10.4.2 Efsaneler
Gölcük
Gölün yerinde eskiden büyük bir şehir varmış. Şehre dilenci bir kadın gelmiş. Belki de bu Cenab-ı Allah’ın gönderdiği Hızır A.S. mış. Tuz istemiş, sadece bir evden bu kadına tuz vermişler. Kadın da orada beddua etmiş.
“İnşallah, bu gece sabaha kadar şu evin dışında evleriniz su keser “ Hakikaten de orası sabahleyin su kesmiş, suyun içinde sadece bir ev kalmış. Dilenciye tuz verdiği için o evi su kesmemiş.
Hazar Dağı Efsanesi
Büyüklerimizden duyduğumuza göre, eskiden Hazar Dağı’ndan bin kişilik bir asker kafilesi geçiyormuş. Mevsim kışmış. Burada tipiye yakalanmışlar. Bin kişilik ordunun tamamı burada telef olmuş.
“Hazar” aslında “bin” demektir. Bu dağ da ismini buradan almıştır.
10.4.3 Maniler
Dut ağacı boyunca |
|
Hastayım ağrır başım |
|
Küz içinde kavurma |
Dadlanmadım doyunca |
|
Yastuğa düşer yaşım |
|
Kız saçını savurma |
Lal ola ağzım dilim |
|
Ne ana var ne baba |
|
Seni alıp kaçanda |
Gonuşmadım doyunca |
|
Ne ağlayan gardaşım |
|
Ana diye bağırma |
|
|
|
|
|
Her yerde gezme yarim |
|
Perdikli dedikleri |
|
Sekide demir bıçak |
Canımı üzme yarim |
|
Şekerdir yediklerim |
|
Sakla lazım olacak |
Benim dost düşmanım çok |
|
Çok hoşuma gidiyor |
|
Haberin ola anam |
Tüfeksiz geçme yarim |
|
“Hele yar dedikleri” |
|
Gakkom gız kaçıracak |
|
|
|
|
|
Ak daşlar gara daşlar |
|
Gara üzümü nedem |
|
Bu dağın ardı çayır |
Yarim bize su aşlar |
|
Saçı uzunu nedem |
|
Gülü dalından ayır |
Kaldır yarim perçemin |
|
Göz görmüş, gönül sevmiş |
|
Yar aklıma gelince |
Görünsün gara gaşlar |
|
Elin sözünü nedem |
|
Yanarım cayır cayır |
|
|
|
|
|
Kırk bin kere maşallah |
|
Çay ağlar murad ağlar |
|
|
Seni koruyan Allah |
|
Çay Murad’dan çok ağlar |
|
|
Yakında bir kısmet var |
|
Kimisi murad alır |
|
|
Sonu olmasın heyvah |
|
Kimi bi murad ağlar |
|
|
10.4.4 Halk Oyunları
Sivrice ilçesinin kendine has bir folkloru yoktur. İlçenin kuruluş tarihinin yeni oluşu nedeniyle köklü bir folklora sahip değildir. Elazığ (Harput) folklorunun etkisinde kalmıştır. İlçe ve çevresinde Halay, Çayda Çıra, Tamzara, Delilo, Avreş, Üçayak, Güvercin, Çiftetelli, Fatmalı, Karanfil gibi oyunlar oynanmaktadır. Bu oyunların müziğinde davul-zurna, klarnet (gırnata) gibi çalgı aletleri yanında def, darbuka, gibi çalgı aletleri de çalınmaktadır.
10.4.5 Sivrice ilçe ve Köylerinde Tarihi Değere Haiz Olan Camiler
1-Kavallı Köyü Camii
2-Duygulu Köyü Camii
3-Dedeyolu Köyü Camii
4-Yukarı Çanakçı Köyü Camii
5-Başkaynak Köyü Mikail Mahallesi Camii
Bu köylerdeki camilere ait kitabe bulunmadığından yapılış tarihleri hakkında sağlam bilgiler tespit edilememiştir.
10.5 TARIM ve HAYVANCILIK
İlçedeki başlıca ekonomik faaliyetler tarım ve hayvancılıktır. Az eğilimli alanlar ile vadi tabanları tarımsal faaliyetlerin görüldüğü başlıca alanlardır. Kürkderesinin aşağı çığırındaki yerlerde kısmen sulamalı tarım alanları yer alır. Ayrıca bazı köylerimizde de kaynak sularından yararlanılarak sulamalı tarım yapılmaktadır. Buna rağmen tarım alanlarının büyük bir kesiminde kuru tarım görülür. Ayrıca; tarımla uğraşan çiftçiler yan uğraş olarak da hayvancılık faaliyetlerinde bulunmaktadırlar.
İlçemizin diğer ekonomik faaliyetleri ise sanayidir. Bu sanayi ise TÜGSAŞ (Türkiye Gübre Sanayi) fabrikası ve özel şirketlere ait olarak faaliyet gösteren 3 adet kilim-tuğla fabrikaları bilhassa ilçe merkezinde oturanların bir kısmının geçim kaynağı halindedir. Bunlardan başka ilçeye bağlı Uslu köyünde ilkel olarak yapılmakta olan çanak-çömlek ve Kayapınar, Üğrük, Dikmen ve Çatakkaya köylerinde ipekböcekçiliği yöre halkının önemli geçim kaynaklarının başında gelir. İlçedeki bu ekonomik faaliyetleri kısaca inceleyelim:
Toplam 6563 hektar alanda tarımsal faaliyet sürdürülmekte olup bu alanın 2550 hektarı sulanabilmekte 4013 hektarlık alanda ise kuru tarım yapılmaktadır. Görüldüğü gibi engebeli arazinin geniş yer kapladığı sahamızda, ancak sınırlı alanlarda sulamalı tarım yapılabilmektedir. Susuz tarlalarda; buğday, arpa, üzüm, mercimek, nohut, burçak vs en fazla yetiştirilen ürünlerdir.
İlçenin kırsal kesimlerinde tarımdan sonra ikinci sırada yer alan ekonomik faaliyet hayvancılıktır. İlçemizde Kavak, Kamışlık, Akbuğday, Elmasuyu, Alaattin, Aşağı Çanakçı ve Yukarı Çanakçı köylerinde hayvancılık geçim sağlamada birinci sırayı alırken diğer köylerde ikinci sırayı almaktadır. İlçede ahır hayvancılığı henüz pek gelişme gösterememiştir. İlçe merkezinde ve bazı köylerde modern ahır yapımları son yıllarda yapılmaya başlanmıştır. Hayvancılık faaliyetlerinin büyük bir kısmı mera hayvancılığı şeklinde sürdürülmektedir. İlçede yapılan hayvancılıkla ilgili diğer uğraşlar ise kümes hayvancılığı, arıcılık, ipekböcekçiliği ve arıcılıktır.
İlçe bir göl havzası olması sebebiyle, balıkçılığın önemli bir faaliyet olması gerekirdi. Fakat Diyarbakır yolu üzerinde “Balıkevi” diye anılan ve sayıları ancak onu bulan balıkçı lokantalarının kendi ihtiyaçları için tuttukları balıklar ve Sivrice ilçe merkezinde bulunan bir kaç kişi dışında balıkçılıkla ilgilenen yok gibidir. Gölde; İnci Balığı, Kara balık, Sarıbalık, Benekli İnci Balığı ve son yıllarda üretilen aynalı sazan türü balıklar bulunmaktadır. Bunlardan bilhassa Kara balık ve Aynalı Sazan ekonomik değeri yüksek olan balık türleridir.
10.6 SANAYİ
İlçenin endüstri faaliyetlerine göz atıldığında 1965‘lere kadar herhangi bir endüstri tesisine rastlanmamaktadır. 1966-1967 yıllarında kurulan iki fabrika ve bunların yanında son yıllarda hizmete giren diğer iki kiremit-tuğla fabrikası ile ilçenin endüstri alanında gelişmesinde önemli bir faktör olmaktadırlar.
1985 yılında DPT’ce değerlendirilebilir nitelikte bulunarak yatırım programına alınan ve ürün değişikliği yapılarak 200.000 ton /yıl kompoze gübre (NP) üretimine geçmek amacıya hazırlanan projeyi gerçekleştirmek üzere 1987 yılında çıkılan ihale sonucu Batı Alman Köppern firması ile 7.9.1987 tarihinde imzalanan sözleşme, kredi anlaşması ile ilgili işlemlerin tamamlanmasından sonra anahtar teslimi tesis olarak 16.12.1987 tarihinde resmen yürürlüğe konulmuştur.
Tesisin ihtiyacı olan hammaddelerden DAP Samsun tesislerinden üre ise yurtiçi veya yurtdışından temin edilmektedir.
10.7 ULAŞIM ve ALTYAPI
Sivrice ilçesinin Elazığ’a uzaklığı 30 km.’dir. Diyarbakır-Elazığ asfalt yoluna 1 km uzaklıkta bulunan ilçenin elektriksiz ve telefonsuz köyü yoktur. İlçe oldukça kaliteli içme sularına sahiptir. Eskiden Elazığ’ın Karaçalı içme suyu bu ilçeden temin edilmekteydi. Bugün şişeleme tesisleri yapılarak bu su memba suyu olarak satışa sunulmaktadır
TARİHÇE
Bölge toprakları Bizans döneminde Müslüman Arap'ların hücumlarına maruz kalmış, zaman zaman el değiştirmiş¬tir. 1071 Malazgirt Zaferi'nden sonra Türk toprağı olmuştur. Fetihten sonra, bölgeye hakim olan çeşitli Türk Beyliklerinin idaresinde kalan bu topraklar 1234 de Alaattin Keykubad tarafından Anadolu Selçuklu Devleti sınırlarına dahil edilmiştir. 1243 Kösedağ Savaşı’ndan sonra İlhanlıların kontrolüne giren bölge, Fetret devrinde Dulkadiroğulları Beyliğinin sınırları içerisinde kalmıştır. 1366 dan sonra Memlüklular'ın eline geçen bu topraklar 1465 den itibaren Akkoyunlu, 1507 den sonra Safevi Devle¬ti'nin eline geçmiştir. 1514 Çaldıran Zaferi'nden sonra Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Bu gün toplam 50 köyün İlçe Merkezi olan Sivrice'nin Kuruluş tarihi oldukça ye¬nidir. 1933’den 1940’a kadar Romanya, Yugoslavya ve Rusya'dan getirilen 6000 den fazla Türk göçmen, ziraata elverişli düzlüklere iskan edilmişlerdir. Bunların çoğu Uluova'ya, bir kısmı Palu ovasına ve Karakoçan'a, bunların içinden 92 kişi de bugün¬kü Sivrice'ye yerleştirilmiştir. Evvelce mevcut olan ve pek azı yeni kurulan iskan ma¬hallerine yerleştirilmişlerdir. Bunlar için 1938 de Hazar Gölü'nün güney batı kenarı¬na Sivrice adında bir köy kurulmuştur.Önce Elazığ'a bağlı olan bugünkü Sivrice'nin İringil Bucağının tamamı ile Huh Bucağının büyük bir parçası Elazığ'dan ayrılarak yeni bir ilçe olan Sivrice'yi teşkil et¬miştir.
1936 da geçici olarak Yukarı Huh Köyünde teşekkül eden bu ilçe merkezinin 1939 da bu günkü yerine taşındığını görmekteyiz. Hazar Gölü'nün güney batı kena¬rında Sivrice ilk olarak 1938 de nisbi yüksekliği 35 metre kadar olan ve tortul kütle¬lerden meydana gelen küçük tepe üzerinde 24 göçmen evi bir hükümet binası yapılmak suretiyle kurulmuştur.Sivrice, Elazığ iline bağlı turistik bir ilçedir
derneğimize emeği geçen hekese sonsuz teşekkürlerimi sunarım başarılarınızın devamını dilerim.elazığda sizi beğeniyle takip ediyaruz......biraz sitemizin gelişmesi için çalışırsak memnun oluruz.sivriceli..