Elazığ Aileleri+

Basında Mared+

SAĞMAN KALESİ


 23.11.2010 23:47:18   1611 kez okundu.

SAĞMAN KALESİ

SAĞMAN KALESİ

 

            Sağman Kalesi, Sağman köyün doğusunda sarp bir kayanın üzerindedir. Kale küçük olmasına karşılık, oldukça önemli bir geçit yeri olan derelerin kesiştiği yerde kurulmuştur. Gerek Singeç Çayı ve gerekse kalenin yanlarına düşen dereler, oldukça derin ve sarptır. Dolaysıyla surları olmasa da burası, tabiî bir kale gibidir. Sadece köy tarafında bulunan kayaların üzerinden buraya geçilebilir. Diğer kısımlardan çıkış imkânsızdır. 

            Önceden Diyarbakır’a bağlı olan Sağman Beyi, aynı zamanda kalenin de kumandanıdır. 

            Kayanın yapısına göre dörtgen biçiminde olan kalenin, kimler tarafından yapıldığı belli olmamakla beraber bazı kaynaklardan bu eserin Artuklu yapısı olduğu ve Osmanlılar tarafından da onarıldığı söylenir.

            Evliya Çelebiye göre ise; Diyarbakır Beyi burada keklik avlarken bir kayadan; “Sağman, Sağman...” diye sesler duymuş. Sesten korkan Bey, kayanın üzerinde bir kurban kesmiş. Bunun üzerine kaya yarılmış, bir gün bir gece altın akmış. Diyarbakır Beyi de bu altınlarla bu kaleyi yaptırmış. Adını da Sağman Kalesi koymuş. Beyin Artukoğulları’ndan olduğu sanılmaktadır.

            Kaynak olarak kabul edilen bu rivayet, kalenin incelenmesinden elde edilen bulguları doğrular. Onun için yapının Artuklular’a ait olduğu tezi kabul edilir.

            Sağman Kalesi de yöredeki diğer kaleler gibi 1516 yılında Yavuz Sultan Selim’e teslim edilmiştir. Molla İdris-i Bitlisînin yardımı ile Bıyıklı Mehmet Paşa tarafından alınan kale, Diyarbakır eyaletine yurtluk ve ocaklık olarak verilmiştir.

            Kale, köyün 150-200 m. güneydoğusunda bulunan tepedeki sarp kayanın üzerindedir. Kalenin köy tarafındaki kısmında küçük bir taş kütlesi vardır. Kaya kütlesi ile kalenin arası iyice derinleştirilmiştir. Köy tarafındaki kayanın altında bir delik görülür. Buranın kanalla köy tarafından getirilen suyun depolandığı bir sarnıç olduğu sanılır. Kale duvarının dibi sayılan sarnıçtan da suyun, kaleye kaplarla nakledildiği kuvvetle muhtemeldir.

            Sarnıç olarak kabul ettiğimiz yerin karşısı 8-10 m. yükseklikte sarp kayadır. Bu kısmın üzerinde kale kapısı istikametine giden yolun oyuğu görülür. Ancak burada çıkışı sağlayacak bir birimin olmaması akla iki şeyi getirir: Ya kapı önünden karşı kaya kütlesinin üzerine indirilen seyyar bir köprü ile kaleye giriş verilmiş, ya da sonradan yıkıldığı için görülemeyen taş merdivenler varmış.  Çünkü başka çıkışı olmayan kale kapısına tırmanarak ulaşmak, çok zordur.

            Batıya, yani köy tarafına düşen kapı, yıkık olduğu için oyulmuş yolun ve yanlardaki burçların delaletiyle bilinebilir. Kalenin en sağlam duvarlarının bulunduğu batı taraf, tepeden aşağıya doğru uzanan büyük bir surdan ibarettir. Hem surun tepe tarafındaki ucu, hem de dere tarafındaki ucu birer burçtur. Bu iki burcun görevi kapıyı korumaktır. Girişin sağındaki duvarlar yıkılmış, sadece bir burcu bu güne kadar kalabilmiştir. Ancak tepeye doğru olan sur duvarları, bütün ihtişamı ile ayaktadır. Kısaca kapıyı kontrol eden tepedeki köşeli burç ile dere tarafındaki yuvarlak burç, kısmen sağlamdır. Diğer duvarlar yıkılmış olduğundan yok denecek kadar azdır. Sonradan onarıldığı belli olan kalenin burçları kesme taş, diğer yerleri kırma taştan yapılmıştır.

            Kapıdan itibaren kayanın yamacına yapılan güney taraftaki surlar, yıkılmıştır. Hatta temelleri bile kaybolmuştur. Çünkü uçuruma yapılan duvar yıkılmaya başlayınca, bakiyeleri yamaçtan aşağıya yuvarlanarak kaybolmuştur. Tepedeki kayanın şekline uyan kalenin iki ucu; geniş ve yuvarlak, orta kısmı ise dardır. Bir çekici andıran kalenin güneydoğu ucunda, küçük bir yerleşim yeri vardır. 3-5 konutun sığabileceği bu düz alanda, evlerin temel kalıntıları bellidir. Kalenin diğer yerleri kaya olduğu için yerleşme yeri yoktur.

            Tâbi buralarda sur bakiyeleri olmadığı gibi iç dolgular da aşağıya akmıştır. Onun için kalenin yapısı hakkında kesin bir şey söylemek mümkün değildir.

            Yöremizdeki diğer kaleler gibi Sağman Kalesi de harap ve korumasız bir halde terkedilmiştir.

 

YUKARI FIRATTA TARİHİ ESERLER   Lütfi PARLAK

 


Yorum Yap


Yazili Resim



Bu Habere Hiç Yorum Yapılmamış

0


Duyurular


Tümünü Gör

Yönetim Kurulu


Tümünü Gör

Anket

MARED ÇALIŞMALARINI NASIL BULUYORSUNUZ


 


Tümünü Gör

Bugün : 2912   Son 1 Hafta : 17367   Son 1 Ay : 65526   Son 12 Ay: 910009