Elazığ’ın
Hanköyü Nahiyesinden, Mehmet Bey ve Vasfiye Hanım’ın 6 çocuğunun üçüncüsü olarak
25.01.1954 tarihinde dünyaya geldi. İlkokula Cumhuriyet İlkokulunda başlayıp,Murat
İlkokulu’nda tamamladı. Çünkü babası Yeni Mahallede bir ev almıştı ve oraya taşınmışlardı.
Sonradan bu mahalle de iki ayrı mahalleye bölününce taşındıkları mahalle Üniversite
Mahallesi adını almıştı. Ortaokula başlayacağı zaman, babası, Bünyamin’in İmam
Hatip Lise’sine yazılmasını istemişti. İmam Hatip Lisesi’nin Orta ve Lise kısmını birlikte okuyup,
1973-1974 öğretim yılında mezun oldu. Bu arada normal liselerin fark dersleri
imtihanına girerek lise diplomasını da aldı.Okul sırasında sesinin güzelliği
dikkat çekmişti. Okulunun sosyal etkinliklerinde vazgeçilmez bir isim olmuştu.Folklor
ekiplerinde oynuyor ve başarılı oyunlar sergiliyorlardı.Üniversite Mahallesi’nin
(Bölge Mahallesi) kültürel çalışmalara yatkın oluşu o’nu da sosyal
aktivitelerin içine itmişti. Mahallenin gençleri toplanıp türküler söylerken, Bünyamin’de
kaval çalarak onlara eşlik ediyordu. Aslında sesinin güzelliği daha İmam Hatip Lisesi’ndeyken
fark edilmişti. Ezanı mükemmel okuyordu. Bir gün Bölge Camii’nde ezan okuyordu
ve devrin müftüsü, rahmetli Hacı Ömer BİLGİ-
NOĞLU o gün
Teşfikiye Camii’ne gitmek için evinden çıkmış ve okunan bu ezanı duyunca yolunu
değiştirip Bölge Camii’ne gelmişti. Namazdan sonra, Bünyamin’e, “ Sen Bilal
Habeşi misin? Beni bu yaşta çekip buralara getirdin.” Diyerek takdir sözleri
etmiş ve memnuniyetini dile getirmişti.
Babası
Mehmet Bey’de Bünyamin gibi musikiye meraklı birisidir. O ‘da gençliğinde,bisiklete
binerek Hankendi’nden Elazığ’a müzik kursuna gidermiş. Keman dersleri almış. Çocuklarına Harput kültürünü
ve musikisini aşılamaya çalışırmış. Çocukları büyüdüğünde, onu sadece Cami dersleri
ve Cami yaptırma ve Yaşatma hizmetleri içinde görmüşler. Vefat ettiği zaman, çocuklarına
eşsiz bir musiki hazinesi içeren onlarca kaset bırakmıştır.Hankendi eskiden
olduğu gibi bu gün de kültürel faaliyetlere çok yakındır. Bünyamin köyünün bu özelliğinden
çok etkilenmiştir
Bünyamin’in
folklöre olan merakı lise yıllarında bir tutku halindedir. Daha 1970 yılında
Halkevi’ne (EFTUT’A) gitmeye başladı. 1971 yılında bir gazetenin açtığı ses yarışmasına
Elazığ İmam Hatip Okulu’nu temsilen katıldı ve derece aldı. Okulu’nun her yıl düzenlediği
“ Mevlana Geceleri”nde o, daimi İlahici ve kasideciydi. Bu sırada kaval yanında
Bağlama da çalmaya başlamıştı. İlk bestesini 1970’de yaptı.
EFTUT
gecelerinde, Esat KABAKLI ve rahmetli İlhami YAĞCI ile sahneye çıkmaya başlamıştı.
Yüksek öğrenimini
tamamlamak amacı ile “ Mektupla Eğitim” programına katıldıysa da eğitimin bu şeklini
sevmemişti. Oradan vazgeçerek (Erzurum Yüksek İslam Enstitüsü) Erzurum Kazım
Karabekir Eğitim Enstitüsü’ne kayıt oldu. Özel durumu nedeniyle bu okulu da ayrılmak
zorunda kaldı.
1976 yılında
evlendi. Düğünden 10 gün sonra babası vefat etti. Babasının vefatı onu çok
sarstı ise de kendisini toparlayıp, hayat mücadelesine devam etti. Elazığ-Harput
Kültürü adına çeşitli faaliyetler düzenledi.Yurt içi ve yurt dışında çeşitli
organizasyonlara imza attı. Ve birçok ödülün sahibi oldu. Bu arada beste çalışmaları
da yapmaya devam ediyordu. Ud ve Cümbüş dersleri de almış olan EROĞLU, otuza
yakın beste çalışması yaptı.
Çok yünlü
bir kişilik olan EROĞLU, Gazetelerde Köşe Yazarlığı, Yerel TV’lerde program yöneticiliği
de yaptı. Mahalli kasetçilik hizmetleri yürüten ekiplerin kasetlerine şiir ve
maniler okuyarak bir ilki gerçekleştirdi.
Köy
Hizmetleri Bölge Müdürlüğünde Çalışıyordu.Maddi sıkıntısı azalmış ve kültür
hizmetlerine daha rahat katılıyordu. Necati KANTER’İN kurduğu “DERGÂH TİYATROSU’NDA
görev alıp çeşitli rollerde oynadı.
Halkoyunları dalında da faaliyetleri oldu. Önce oyuncu, sonra oyun öğreticilik yaptı. EFTUT’UN dördüncü dönem başkanlığını yürütmeye devam etmektedir. Halk Oyunları Federasyonu Bölge Koordinatörlüğünü de yürütmektedir.Halen evli olan EROĞLU, üç çocuk babasıdır.
Kaynak:Zekeriya BİCAN - SEKİZİNCİ ŞEHİR İZ BIRAKANLAR
rahmetli ilhami yağcı büyük insan hayatımın temel taşı babamın sitenizdeki kültür adamlarımız bölümünde yer almaması beni çok üzdü herkezden önce biz elazığlılar olarak kültürümüze saygımız yok. babamla ilgili hiçbir şey yok demek babamın hiç bir katkısı olmamış