Taş
Devri Araştırmaları :
Ağın
Nekropolünde 26 mezar bulunmuş ve bunların içinden kıymetli ziynet eşyaları
çıkarılmıştır.
Avşan Kazısı : Ankara İngiliz Arkeoloji
Enstitüsü Müdürü Mr.David H.Fremch’in başkanlığında kazılar yapılmıştır. Bu
bölgede Çayboyu, Taşkun, Kale ve Aşvan Höyüğü adındaki yerlerde yapılan
kazılarda çeşitli buluntulara rastlanmıştır.
Çayboyu’nda
Orta ve İlk Tunç Çağı buluntuları, Taşkun Kale’de M.Ö. 3. bin kalıntıları
bulunmuştur. Aşvan Höyüğü’nde Orta Çağ buluntuları arasında Selçuk, Bizans
sikkelerine rastlanılmaktadır. M.Ö. 1. ve 2. yüzyıla ait tabaka Roma devrine
aittir.
Hanibrahimşah Kazısı : Ankara Dil Tarih
Coğrafya Fakültesi Hititoloji Kürsüsü Doçenti Dr.Hayri Ertem’in başkanlığında
kazılar yapılmıştır. Höyükte 10 iskan tabakası tespit edilmiştir. Bizans devri
buluntularına rastlanıldığı gibi İlk Tunç Çağı kalıntıları da görülmektedir. Bu
çağın uzun bir süre höyükte hakim olduğu anlaşılmaktadır.
Haraba Kazısı : Ankara Dil Tarih
Coğrafya Fakültesi Klasik Arkeoloji Kürsüsü Profesörü Baki Öğün’ün
başkanlığında Haraba Kazısı yapılmıştır. Bu höyükte yapılan kazı ile burasının
Arsamossata (Şimşat) olduğu çıkan kuvvetli belgelerle ispatlanmıştır.
Helenistik devir, Roma ve Selçuklu devirlerine ait buluntulara da
rastlanılmıştır.
Korucu Tepe Kazısı : Moutrits Van Lovn
ve Hans G.Güterbock’un idaresi altında Chikago Üniversitesi adına kazı
yapılmıştır. Kazı yarım bırakılmıştır. İlk Kalkolitik, Son Kalkolotik, İlk Tunç
Çağ ve Son Tunç Çağ kalıntılarına rastlanılmıştır. Bu höyüğün önemli
buluntuları arasında Hitit mühürleri gelmektedir.
Norşun Tepe Kazısı : İstanbul Alman
Arkeoloji Enstitüsü Prehistorya uzmanı Dr.Harald Hauptmann’ın başkanlığında
Norşun Tepe Kazısı yapılmıştır. İlk Demir Çağ, Orta Demir Çağ, son Kalkolitik
Çağ ve Tunç Çağ iskan tabakalarına rastlanılmıştır. Son Tunç Çağ tabakasında
büyük bir saray çıkarılmıştır. İlk Tunç Çağ III tabakasında İskitlere ait iki
adet at gömüsü tespit edilmiştir. Norşun Tepede ele geçen Orta Demir Çağ mimari
topluluğu bizzat ova üzerinde ele geçen ilk örnektir. Buranın Urartular
devrinde önemli bir merkez olduğunu ortaya koymaktadır.
Pağnik Kazısı : Ankara İngiliz
Arkeoloji Enstitüsü Müdür Yardımcısı Richard P.Harper’in başkanlığında yapılan
Pağnik kazısı sonucunda Roma devrine ait bir kale ortaya çıkarılmıştır. Burada
bulunan sikkeler Caesareia Cappadociae’da basılmış 2. yüzyıl sikkeleridir.
Tarihlendirme bakımından önemlidir.
Pulur (Sakyol) Kazısı : Pulur, Tunceli
İli’nin Çemişgezek İlçesine bağlı bir Köydür. Bu Köyde Eski Eserler ve Müzeler
Genel Müdürlüğü adına Dr.Hamit Zübeyir Koşay’ın başkanlığında kazı yapılmış
olup höyük tamamen düzenlenmiştir. Höyükte onüç yapı katı tespit edilmiştir.
Onbirinci yapı katında rastlanan iki tapınakta Bereket Tanrıçası ve eşine ait
heykel bulunmuştur. Bu heykeller Anadolu’da nadir rastlanan örneklerdendir.
M.Ö. 3000 yıllarına tarihlendirilir. Ayrıca Neolitik Çağ buluntularına da
rastlanılmıştır.
Tepecik Kazısı : İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Prehistorya Kürsüsü Doçenti Ufuk Esin’in başkanlığında
Uluova’daki Tepecik’te yapılmıştır. Orta Çağ, Demir Çağ, Tunç Çağ, Kalkolitik
ve Neolitik Çağ buluntuları veren bu höyükte M.Ö. 5 bin yılından beri kültür
tarihi yönünden aydınlığa kavuşmuş ve Altınova (Uluova) höyüklerinin Anadolu
Tarihi içinde yeri ve gelişmesi takip edilebilmiştir.
TARİHİ SİDLER (ARKEOLOJİK ŞEHİRLER)
Palu İlçesi’nin Murat Çayı sol sahilindeki Haraba Köyündeki kazı ile ortaya çıkan tarihi şehir Arsamosata’da bir çok kültürel buluntulara rastlanılmış ve bu buluntular Elazığ Müzesi’ne teslim edilmiştir.